İtiraflar / J.J.Rousseau



...Hemen hemen birleşmez iki şey,nasıl olduğunu bilemiyorum,bende birleşiyor:Çok ateşli bir mizaç,canlı,coşkun tutkular ve yavaş yavaş doğan,karmakarışık ve ancak iş olup bittikten sonra kendini gösteren fikirler.Kalbimin ve zekamın aynı bireyin malı olmadığı söylenebilir.Duygu şimşekten daha tez gelir,ruhumu doldurur;ama,beni aydınlatacak yerde yakar gözümü kamaştırır.Her şeyi duyarım ve hiçbir şeyi görmem.Coşkun ama şaşkın olurum,düşünmek için soğukkanlı olmak gerekir.Şaşılacak olan şey şudur ki gene de hayli sağlam bir kavrayış,hatta ince bir seziş yeteneğim var,yeter ki beni beklesinler;dara gelmezsem,beklenmedik,iyinin iyisi şeyler yaparım,ama hemen anında hiçbir zaman ne işe yara bir şey yaptım ne de söyledim..İspanyolların satranç aynaması için söylendiği gibi,posta ile çok güzel bir konuşma yapardım.Bir hayli yol aldıktan sonra:Ben senin ağzına,Paris esnafı diye haykırmak için arkasını dönen bir Savoie dükünün öyküsünü* okuduğum zaman:”İşte ben” dedim...
*Şu fıkraya anıştırma:Savoie dükü bir Paris dükkanında pazarlık eder.Satıcı,kızarak bir küfür mırıldanır.Savoie dükü,bu cümleyi söylediği zaman ülkesinin dönüş yolu üzerinde olduğuna göre,karşılıkta bulunmak için son derece ağır davranmış demektir.

Doruk Yayımcılık, 1996, s.123
çev. Kenan Somer

Hiç yorum yok: