Utanç Bitti / Anja Meulenbelt


*...Suçluluk duygusu.Hop oturup hop kalkıyoruz.Suçluluk duygusu,bu konuda her şeyi biliyoruz.Suçluluk duymada uzmanız.Eğer ev kadınıysak ve erkeği artık tutamıyorsak bu bizim suçumuzdur.Sevgiliysek,karısının perişanlığında payımız varsa suçluluk duyarız.Çocukları yüzünden suçluluk duyarız.
Sorun bu,diyoruz,bu yüzden o kadar fazla uyum sağlıyoruz,bu yüzden bu kadar esneğiz,bütün dünyanın sefaletini sırtımıza yüklüyoruz.Herkesi anlıyoruz,anlayış göstermekten gebereceğiz.Kendi kendimizi inkar ediyoruz.Ve bir kez bunu yapmadığımızda diğer kadınlara karşı kullanılıyoruz.Ve sonra yine kendimizi suçlu hissediyoruz…
**başlangıca dönüş
Süpermarkette yine o bakışları içine dönük kadınla karşılaşıyorum.Ama,artık ben değilim o.Parasını düşürdüğünde kızarıyor.Kasanın başında yerden kaldırdığı cüzdanını kurcalarken cesaret vererek gülümsüyorum ona.Gözlerimle sunduğum teması kabul etmiyor.Belki utanıyor.Belki de kendisini küçümseyerek güldüğümü düşünüyor.Belki de kapanıklığı içinde farkına bile varmıyor.Kollarımla onu sarmak,soğuk göğüslerini ellerimle ısıtmak isterdim.Sunî teneffüs.Ama göz temasından fazlasını sunmaya cesaretim yok,ki onu dahi reddetti.Ne düşündüğümü bilseydi,korkardı.Şu pis lezbiyenlerden,doğasını inkar eden kadınlardan,fanatik erkek düşmanlarından biri.Benden korkuyor ve ben nedenini çok iyi anlıyorum.
İlk adımları kendi atmak zorunda kalacak.Kabuğunu çatlatıp kafesini terk edene kadar kenarda beklemekten başka yapabileceğim bir şey yok.Eğer o isterse tutunması için elimi uzatabilirdim ona.Tıkandığı anda yaslanıp ağlaması için omuzumu sunabilirdim.
Onun yüzü güvensiz ve içe dönük olduğu sürece ben özgür değilim.O utandığı ve kendi gerçek ölçülerine yayılmak yerine omuzlarını kıstığı sürece.Günlük market alışverişleri,mutfak harçlığını yetiştirme hesapları,biftek yine bir hafta öncekinden daha pahalı ve onun pişirdiği köfteler kocasının hoşuna gitmiyor,hayatını bu şekilde kabullendiği sürece ben özgür değilim.
Eğer her şeyin,düşe kalka kendi utancından kurtulmuş bir kadından,diğer bütün hikayelerden kopuk bir hikayeden ibaret olduğunu düşünüyorsanız,o zaman beni anlamadınız...

Ayrıntı Yay.,1994, *syf. 232, **syf. 309
çev.İlknur İgan

Hiç yorum yok: